Aydın Deniz Karataş1, Dursun Aygün2, Yavuz Otal2, Ahmet Baydın2

1Bitlis Devlet Hastanesi, Acil Servis, Bitlis
2Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Acil Tıp Anabilim Dalı,samsun

Özet

Giriş: Organofosfat bileşikleri tüm dünyada tarım arazilerinde ve evlerde böcek öldürücü olarak kullanılmakta ve özkıyım amaçlı alımlarına bağlı organofosfat zehirlenmeleri ile acil serviste sıklıkla karşılaşılmaktadır. Bu çalışmada ülkemizde acil tıp uzmanlığı eğitiminin organofosfat zehirlenmeli (OFZ) olgularda ölüm oranları üzerine olan etkisi incelendi.
Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada 01.01.1995 ile 31.12.2006 tarihleri arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesi acil servisine OFZ nedeniyle başvuran olgular geriye dönük olarak incelendi. Çalışma süresi acil tıp asistanlarının acil serviste henüz çalışmadığı birinci periyot, kıdemsiz acil tıp asistanlarının rotasyoner asistanlar ile çalıştığı ikinci periyot ve sadece acil tıp asistanlarının çalıştığı üçüncü periyoda bölündü. Olgular hafif ve ciddi vakalar olmak üzere iki gruba ayrıldı. Organofosfat zehirlenmesi nedeniyle başvuran olgulara pralidoksim ve atropin verilmesi ile entübasyon işleminin gerçekleştirilmesi üç farklı dönem için kaydedildi.
Bulgular: Zehirlenmeye en sık neden olan organofosfat bileşikleri Methamidophos ve Dichlorvos idi. Ciddi vakaların oranları sırasıyla üç dönem için %36.7, %60.7 ve % 26.3 idi. Birinci periyotta olguların %9’u, ikinci periyotta %22.3’ü ve üçüncü periyotta %22.5’i entübe edilmişti. Bu üç farklı dönemdeki mortalite oranları yine sırasıyla %26.5, %10.8 ve %3.8 idi. Birinci ve ikinci periyotta tüm hastalara atropin ve pralidoksim (P A M) kullanılmıştı (%100). Ancak birinci periyotta PAM ve atropin uygulaması sırasında herhangi bir protokol uygulanmadığı ve dozun uygulayan hekimin kişisel tercihine bağlı olarak değiştiği gözlendi. İkinci periyotta ise tüm hastalara atropin ve PAM Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlemiş olduğu tedavi protokolüne uygun olarak verilmişti. Üçüncü periyotta ise şiddetli olguların tamamı ile hafif olguların 42’sinde (%71.18) PAM ve şiddetli olguların tamamı ile hafif olguların 37’sinde (%67.11) atropin verilmişti. Tüm hastalar tedavi protokolüne uygun olarak tedavi almıştı.
Sonuç: Organofosfat zehirlenmeli olguların tanı ve tedavisi toksikoloji bakımından deneyim kazanmış ve acil tıp eğitimi almış doktorlar tarafından yapılması vakaların daha iyi tanımlanmasını ve uygun tedavilerin verilmesini sağ lamaktadır.